Değerli Meslektaşlarım,

Böylesine seçkin bir mesleğe sahip olmanın onuruyla, tüm öğretmenlerimizin bu anlamlı gününü kutluyorum. Öğretmenlik mesleğine ilk defa adım atan öğretmenlerimize mesleki yaşamlarında başarı ve mutluluk dolu yıllar diliyorum. Emekli olmuş öğretmenlerimize yapmış oldukları hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum. Başta Cumhuriyetimizin kurucusu ve başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere eğitime gönül vermiş ve ahirete intikal etmiş olan öğretmenlerimizi rahmetle ve şükranla anıyorum.

Nurettin Topçu, Maarif Davası’nda muallimin sadece okuma yazma öğreten ve teknik bilgi veren değil “ruhlar sanatkârı” olması gerektiğini belirtir. Muallimliğin bir tüccar, sadece bir memur, sadece bir para işi olarak görmenin yanlışlığına değinen Topçu; muallimliğin, fikir ve fazilet aşkını yaşatan, onu var kılan en mukaddes meslek olduğunu açıklar. Muallimin; bilen, öğreten, irşat eden, yol gösteren, terbiye eden bir vazifesi olduğunu hatırlattıktan sonra ideal muallime duyulan ihtiyacı ortaya koyar.

Öğretmenlik mesleği, mekânı okulla ve sınıfla sınırlandırılamayacak kadar geniş, sorumluluğu çok büyük bir meslektir. Öğretmenlerimiz, hayatlarını Anadolu’nun en uzak köylerinden en kalabalık kentlerimize kadar Türkiye’nin her yerinde evlatlarımıza vakfetmişlerdir. Bu mesleğe gönül vermiş, kendini memleketimizin geleceğine ve mesleğine adamış tüm öğretmenlerimiz gerçek manada küçük gönüllere girmeyi başarmışlar, ülkemizin dört bir yanına sevgi ve bilgi tohumları saçmışlardır.

Yüzyıllar boyunca Anadolu’da sevgiyi, huzuru kalplere nakşeden daima öğretmenler olmuştur. Sabrı, hoşgörüyü, çalışmayı, adabı, insanı sevmeyi, yardımlaşmayı, bir ve beraberce yaşamayı çocuklarımıza öğreten, onları geleceğe hazırlayan yine öğretmenlerimizdir. Bu bilinçle, öğrettiği bir harfe kırk yıl kölelik değer biçilmiş, atının ayağından sıçrayan çamur, padişah kaftanına süs sayılmış, aziz milletimiz tarih boyunca öğretmenlerimizi bağrına basmış, önünde saygıyla eğilmiş ve kendisine baş tacı yapmıştır.

Kıymetli meslektaşlarım,

Öğretim programlarının yenilenmesi, ölçme değerlendirme anlayışında yapılan değişiklikler ve iyileştirmeler, dünyanın en iyi eğitim projesi olan Fatih Projesi, Eğitim Bilişim Ağı (EBA), eğitime erişimde kat ettiğimiz mesafenin çok somut göstergeleridir. Eğitim öğretim süreçlerinde yapılan yenilikler ve sınav sistemimizde yapılan değişiklikler, çocuklarımızı geleceğe, aydınlık yarınlarımıza daha iyi hazırlamak içindir.

Okullarımızda oluşturulan modern eğitim ortamları; kara tahtalı, tebeşirli, teksir makinalı yıllarda hayalini bile kurmakta zorlandığımız yeniliklerdir. Teknolojinin baş döndürücü bir hız kazandığı günümüzde değişme, yenilenme de kaçınılmaz bir gerçektir. Eskimiş eğitim anlayışlarıyla günümüz gençlerinin eğitim ihtiyaçlarına cevap veremeyiz. Bu nedenle eğitimin niteliğini arttırmak ve değişen dünya koşullarına uyumunu sağlamak, Bakanlığımızın hedeflerini gerçekleştirmek için yeni anlayışlar, yeni stratejiler geliştirmek zorundayız.

Sizlere küçük yaşlarda emanet edilen yavrularımızı, memleketini seven, vicdanlı, doğruluktan şaşmayan, yılmadan çalışan, özüne, kültürüne, milli ve manevi değerlerimize bağlı, geçmişinden aldığı güçle geleceğimize yürüyen bireyler olarak yetiştirmenin onuru siz değerli öğretmenlerimize aittir. Büyük ve güçlü Türkiye; sizin sevgi dolu gönüllerinizin, çocuklarımızı büyüten ellerinizin, çocuklarımıza her gün yeni ufuklar çizen müstesna düşüncelerinizin üzerinde inşa edilecektir. Size yürekten inanıyor, sonuna kadar güveniyoruz.

Bu inanç ve güvenle, yarınlarımızın ümidi olan öğrencilerimizi geleceğe hazırlayan öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü gönülden tebrik ederken, hasta öğretmenlerimize Rabbimden acil şifalar diliyor, emekliye ayrılmış öğretmenlerimize de sağlık ve mutluluk dolu bir ömür temenni ediyorum. Başta başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimize de Yüce Allah’tan rahmet diliyorum.